Posted by : Unknown 4 Mayıs 2013 Cumartesi

GALİPTİR BU YOLDA MAĞLUP

Maç yazısını yazmak için duygularımın biraz dinmesini bekledim. Anca kendimi toparlayabildim diyebilirim. Malum, taraftar açısından büyük yıkım oldu Benfica maçı.

Maç öncesi herkes tura inanmış bir şekilde maçı bekledi. Bunu en büyük sebebi, İstanbul'da oynanan ilk maçtaki futboldu. O maçı gözümüzün önüne getirirsek eğer; Fenerbahçe'nin kusursuza yakın bir mücadele gösterdiğini hatırlarız. İkinci maçta da buna yakın bir oyun beklemiştik, ama evdeki hesap çarşıya uymadı.

Maça çok hızlı başladı ev sahibi ekip. Arkasına taraftarının da desteğini alan Benfica, sağdan Salvio-Maxi ikilisi, ileride Lima-Cardozo, solda Gaitan ve orta sahada Matic-Perez gibi etkili ayakları ile oyunu bir anda Fenerbahçe yarı sahasına yıkmayı başardı. Bunda Fenerbahçe'nin önemli eksiklerinin olması da büyük etkendi tabii. Fakat bunların hiçbirisi bahane değildi perşembe günkü maç için.



Baskılı başlayan Benfica daha ilk 10 dakika dolmadan Gaitan ile golü buldu. Golde Selçuk Şahin'in bir anlık uyuklaması belki de turu götüren nedenlerden birisi oldu. İlk golün ardından rakip durmadı. Saldırmaya, hücum etmeye devam etti. Bir ara baskıyı çok iyi kırdık, akabinde bir penaltı ile durumu 1-1'e getirdik. Bizim için böyle bir deplasmanda, böyle bir gol inanılmaz olmuştu. Tribünler ve oyuncular o dakikan sonra yaklaşık 7-8 dakika büyük bir boşluğa düştüler. Tam o sırada alışık olduğumuz pas oyununa geçiş yapmıştık. Ama tribünlerin bir anda yeniden ateşlenmesi anında sahadaki oyunculara da yansıdı. Benficalı oyuncular bu ateş ile gaza gelirken bizim oyuncularımızda panik havası oluştu. Belkide turu götüren de bu oldu. İşte tam bu panik ortamında ne olduğunu anlayamadığımız bir anda Benfica 2-1 öne geçti Cardozo ile. İlk golde olduğu gibi savunmamız yine bir anlık uyumuştu bu golde de. İlk yarıda bu skorla sona erdi.

İkinci yarıda ise senaryo aynıydı. Yine Fenerbahçe kalesi önünde oynanan bir karşılaşma izledik. Zira oradan savunma yaparak turu geçmemiz imkansızdı, ve öylede oldu. Rakibin korkutucu şekilde gerçekleştirdiği hücumlara belli bir dakikaya kadar direnebildik. Ardından Cardozo filelerimize 3. golü bıraktı. Golde yine panikleyen savunma yapısı ve ne yaptığını halen anlayamadığım Bekir'in hatası vardı.

Turu bizden alıp Benfica'ya veren iki şey vardı; 1) Tecrübesizlik, 2) Panik havası. Bu iki unsur dün çok açık şekilde belliydi. Sahada sakin oynayan iki adamımız vardı; 1) Dirk Kuyt, 2) !9 yaşındaki Salih Uçan. Geriye kalan 9 oyuncumuz da çok heyecanlılardı. İlk maça ne kadar iyi hazırlandırlarsa, ne kadar motive oldularsa bu maça bir o kadar kötü hazırlanmışlardı. Sonuç olarak Aykut Hoca'nın dediği gibi: ''Olmadı, yapamadık.'' . Canınız sağ olsun demekten başka söylenecek bir şey yok. Gurur duyduk !



Bunlara ek olarak; geçen maçta cezalı duruma düşen Webo ve Mehmet Topal, sakatlanan Meireles bu maçta yoktu. Maç içinde Selçuk ve sahanın en istekli adamı, hücumdaki en etkili silahımız Gökhan'da sakatlanarak oyunu terk etmek zorunda kaldı. Bunlar üst üste binince Luz Stadı'ndan turla çıkmak neredeyse imkansızdı. Bu yüzden kızamıyorum. Alkışlıyorum hepsini, teker teker..



Sonuç olarak; Fenerbahçe UEFA Avrupa Ligi'ne yarı finalde veda etti. Hemde 1 gol ile. Bu kaybediş bir son değil, bir başlangıç olarak yorumlanmalı bana göre. Büyük bir tecrübe, büyük bir gurur oldu hepimiz adına. Klişe haline gelmiş bir söz vardır; ''Galiptir bu yolda mağlup'' diye, işte bu söz bizim durumumuzu özetliyor bence. Evet, perşembe günü mağlup olduk elendik. Lakin camia olarak bu turdan gerekli dersleri çıkarırsak, gerekli tecrübeyi edinirsek gelecek yıllarda ne kadar hayırlı bir mağlubiyet olduğunu hep beraber anlarız diye düşünüyorum. Yolumuz açık olsun !

Leave a Reply

Subscribe to Posts | Subscribe to Comments

Hürriyet

Sitemizi Takip Edin

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Sayaç

Copyright © Furkan'ın Klavyesinden -Volkan ASLAN- Powered by Blogger - Designed by Volkan Aslan